Gönül'ün Hikâyesi... İstanbul’un en huzurlu semtlerinden biri olan İstinye’de doğdum.

Çocukluğum 80’lerin sıcak, samimi havasında geçti.Eğitim hayatımı da bu güzel şehirde tamamladım. Boğaziçi Üniversitesi Turizm İşletmeciliği bölümünden mezun olduktan sonra; turizm, sağlık, hızlı tüketim ve ambalaj gibi birçok sektörde 25 yıl boyunca çalıştım.

Yıllar içinde kazandığım bilgi birikimi, disiplini ve emeği hep başkalarının hayallerine katkı sağlamak için kullandım.

Ama bir gün; içimdeki ses daha fazla susturulamaz hale geldi. “Şimdi sıra sende” dedi. Belki de birçok girişim hikâyesinde olduğu gibi, benimkisi de bir fark edişle başladı.Kurumsal hayata teşekkür edip vedalaştım.

Hayatımda ilk kez, sadece kendi iç sesimi dinledim. Bir süredir zihnimde dönen, ama aslında kalbimde çoktan yer etmiş bir fikrin peşine düştüm: kahve. Çünkü kahve, bana göre sadece bir içecek değil.

Hayatın tam ortasında, insanları birbirine yaklaştıran, yavaşlamayı hatırlatan, muhabbetin bahanesi olan bir durak…İşte bu düşüncelerle doğdu CoffeeBundle. Bu marka, bir fincan kahveden daha fazlası olsun istedim. Her bir paketin içinde; biraz samimiyet, biraz zarafet, biraz da hayat olsun…

Çünkü biliyordum ki, insanlar sadece kahve içmek istemiyor. Hatırlanmak, düşünülmek, değerli hissetmek istiyor. CoffeeBundle da tam olarak bu duygulara dokunsun, kalplerde yer etsin diye tasarlandı.Kahve çeşitlerimizi yalnızca raflara koymak değil, aynı zamanda zarif ve yaratıcı hediye kutularına dönüştürmek fikri; hem geçmişteki iş tecrübelerimi hem de kişisel değerlerimi bir araya getirdi.Ambalaj tasarımı konusundaki uzmanlığımı, en sevdiğim şeyle birleştirme fırsatıydı bu benim için. Ve işte tam da burada CoffeeBundle bir marka olmaktan çıkıp bir hayat tarzına, bir anlama dönüştü. Bugün hâlâ ilk günkü heyecanla bu yolda yürüyorum.

Çünkü biliyorum ki; yolda olmak, varmaktan daha kıymetli. Ve bu yol, her fincanda biraz daha derinleşen bir hikâye yazdırıyor bize…
Gönül Bölükbaşı